En'am Suresi'nin 122. ayeti, manevi dirilişin ve hidayetin önemine vurgu yaparak mutluluğun şifrelerinden birini sunar. Ayetin mealine baktığımızda şu ifadelerle karşılaşırız:
"Ölü iken dirilttiğimiz ve kendisine, insanlar arasında yürüyeceği bir nur verdiğimiz kimse, karanlıklar içinde kalıp ondan çıkamayan kimse gibi olur mu? İşte kâfirlere yaptıkları böyle süslü gösterilmiştir."
Bu ayet-i kerime, hidayet nuruyla aydınlanan bir kalbin, manevi anlamda dirilişe ermesini ve bu sayede doğru yolu bulmasını ifade eder. Böyle bir kişi, iman nuru sayesinde hayatın zorlukları içinde yolunu kaybeden, karanlıklar içinde debelenen kimseyle bir tutulamaz.
Ayetteki "ölü iken dirilttiğimiz" ifadesi, küfür ve cehalet karanlığında olan bir kalbin, ilim ve irfan sayesinde yeniden hayata dönmesini simgeler. Bu manevi diriliş, kişiye mutluluk ve huzurun kapılarını açar.
Dolayısıyla, En'am Suresi'nin 122. ayeti, mutluluğun şifresini manevi uyanışta, hidayet nurunda ve doğru yolu bulmakta aramamız gerektiğini işaret eder.